Kısırlık Çözümsüz Değildir...5 (Yazı Dizisi) - Aşılama

Kısırlık Çözümsüz Değildir...5 (Yazı Dizisi) - Aşılama

Dünyada çiftlerin yaklaşık %15’i doğal yollardan çocuk sahibi olamamakta ve yardımcı üreme tekniklerine başvurmak zorunda kalmaktadır. Bu çiftlerin büyük bir kısmında gebe kalamamalarını açıklayacak sebepler bulunabilirken, yaklaşık %10-12’sinde herhangi bir kısırlık nedeni tespit edilemez. Bu durum açıklanamayan kısırlık olarak adlandırılır.

‘Kısırlık Çözümsüz Değildir’ yazı dizimizin daha önceki bölümlerinden de bildiğiniz gibi, kısırlık nedenlerinin araştırılmasında ilk aşama, erkekte öykü alınması, fizik muayene ve sperm analizi; kadında ise ultrasonla yumurtalık rezervinin belirlenmesi, yumurtlama takibi, ve hormon tetkikleridir. Bu tetkiklerin hepsinin normal çıktığı ve altta yatan bir problemin bulunamadığı genç hastalarda aşılama ya da bilimsel adı ile artifisiyel inseminasyon ilk uygulama olmalıdır. Ancak kadının 35 yaşın üstünde olduğu durumlarda, vakit kaybetmemek açısından doğrudan tüp bebek uygulamasına geçilebilir.

Yazı Dizimizin bu bölümünde Dr.Senai Aksoy, kısırlıkta aşılama yöntemi ile çocuk sahibi olma konusunda merak ettiklerinizi anlatıyor:

Aşılama Nedir?

Aşılama erkekten alınan spermlerin, kadın üreme sistemi içine, özel kanüller ve enjektörler yardımıyla bırakılması işlemidir.

Aşılama kaç şekilde uygulanabilir?

Aşılamanın iki şekilde uygulanması mümkündür:

-Taze ve hiçbir muameleden geçmemiş meni, enjektör ya da özel kanül yardımıyla rahim ağzına ya da vajinaya bırakılır. (İntraservikal inseminasyon-ICI)

-Yıkanmış yani bir takım kimyasal maddeler ile muamele edilmiş meni yine özel kanüller ve enjektörler yardımıyla direkt olarak rahim içine verilir. (Intrauterin inseminasyon-IUI)

Ancak ICI günümüzde pek uygulanmayan bir tekniktir.

Aşılama ağrılı bir işlem midir?

Aşılama ağrılı bir işlem değildir.

Aşılamanın şartları nedir? Kimlere uygulanır?

Başarılı bir aşılama için bazı şartlar vardır:

1. Kadında yumurtlama (ovülasyon) problemi bulunmamalı, yani spermin dölleyebileceği bir yumurta olmalı.

2. Kadında döllenmenin gerçekleşeceği tüplerde tıkanıklık olmamalı, yani tüpler sperm ile yumurtanın buluşmasını sağlayabilecek durumda olmalı

3. Erkeğin menisinde sperm bulunmalı ve sperm analizi sonuçları normal veya normale yakın olmalı.

4. Kadının rahminde, oluşacak bir gebeliğin tutunmasını engelleyecek bir problem olmamalı

Aşılamanın normal cinsel ilişkiye göre avantajı nedir?

-Aşılama, kadının rahim ağzında oluşan salgının (servikal faktör) erkeğin spermine hareket kabiliyeti sağlayamadığı ya da spermin geçişini engellediği durumlarda da etkilidir.

-Aşılama ile spermlerin kat etmesi gereken yol kısalmaktadır.

-Cinsel ilişkinin mümkün olmadığı durumlarda aşılama ile çocuk sahibi olma şansı doğar.

-Sperm hareketliliğinin normalden az olduğu durumlarda, meninin yıkanması ile kabul edilebilir bir hareketlilik değeri elde edilirse, aşılama kullanılabilir.

Aşılama işleminden önce neler yapılır?

-Aşılamaya karar vermeden önce çiftin her ikisinin de kısırlık açısından bütün tetkikleri yapılmış olmalıdır.

-Eğer kadının yumurtalıkları uyarılacaksa (ovülasyon indüksiyonu) uygun ilaçlarla bu sağlanır ve ultrasonografi ile yumurta hücresi gelişimi izlenir

-Eğer gerek görülürse ultrason takipleri esnasında kanda östrojen değerlerine bakılır. Yumurtalıkların tedaviye aşırı cevap vermesi durumu (ovarian hiperstimülasyon sendromu) gelişir ya da gelişme şüphesi uyanırsa tedaviye ara verilebilir.

-Yumurta hücresi ya da hücreleri yeterli boyuta ulaştığında çatlatma iğnesi yapılır. (İdeal olarak bu iğneden 32-36 saat sonra da aşılama işlemi uygulanır.)

-İşlem gününden önce en az 3 gün süreyle erkek herhangi bir şekilde cinsel ilişkiye girmemiş ve boşalmamış olmalıdır.

Aşılama işleminin yapılacağı gün sizi neler bekler?

İşlem günü erkek klinikte semen örneği verir. Bunun için tercih edilmesi gereken yöntem mastürbasyondur. Mastürbasyon esnasında kayganlaştırıcı maddelerin kullanılması sperm kalitesini bozabileceğinden bu konuya dikkat edilmeli.

Elde edilen semen örneği belirli kimyasal maddelerle işlemden geçirilip hazırlandıktan sonra (yıkama), aşılamaya hazır hale gelir.

Kadın jinekolojik muayene pozisyonunda uzanır. Spekulum takılır, serum fizyolojik ile temizlik yapıldıktan sonra uygun katater rahim ağzından, rahim içine ilerletilir.

Yıkama işleminden geçirilmiş ve enjektöre çekilmiş olan semen yavaş ve dikkatli bir şekilde bu katater vasıtasıyla rahim içine verilir.

Daha sonra katater ve spekulum çıkartılır. Bir miktar semenin dışarıya geri gelmesi normaldir.

Aşılama işleminden sonra neler olur?

Aşılama ağrılı bir işlem değildir. İşlemden sonra kadın 10-15 dakika kadar uzanır ve daha sonra normal hayatına dönebilir.

Şart olmamakla birlikte hastaya progesteron desteği verilebilir.

Aşılamadan sonraki ilk 24-48 saat ağır fiziksel aktiviteden kaçınılması önerilir. Ancak yatak istirahati gerekli değildir.

İşlem sonrası 2 hafta içinde adet görülmez ise gebelik testi yapılır. Testin pozitif olması durumunda uygun şekilde gebelik takiplerine başlanır. Negatif olması durumunda kadının adet kanamasının 3. günü yeni bir deneme için ilk ultrason incelemesine çağırılır.

Aşılamanın başarı oranı nedir?

Günümüzde ICI (yıkama işleminden geçmemiş meninin, rahim ağzına ya da vajinaya bırakılması şeklinde uygulanan aşılama) pek uygulanmayan bir teknik olup, gebelik şansını normal cinsel ilişkiye oranla sadece %2 civarında arttırır.

Aşılamanın günümüzde en çok uygulanan şekli olan IUI (yıkanmış meninin doğrudan rahim içine bırakılması) ise altta yatan kısırlık nedenine bağlı olarak, gebelik şansını normal ilişkiye oranla %5-20 arttırabilir. Şans uygulama sayısı arttıkça biraz daha artar.

Aşılama kaç kez denenebilir?

Aşılamanın başarı oranının 3. denemeden sonra artık yarı yarıya azaldığı, yapılan araştırmalarla ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla teorik olarak 6 kez deneme yapılması mümkün olmakla birlikte, güncel uygulamalarda 3 aşılama denemesi başarısızlıkla sonuçlanırsa, daha fazla vakit kaybetmeden tüp bebek uygulamasına geçilir.

Hangi durumlarda aşılama denenmeden direkt tüp bebek yöntemine geçilir?

Eğer evlilik ve kısırlık süresi uzunsa veya kadının yaşı 35’in üzerindeyse aşılama denenmeden, direkt tüp bebek ve mikroenjeksiyona geçilebilir.