Doğurganlığı Arttırmanın 10 Yolu

Doğurganlığı Arttırmanın 10 Yolu

En çok istediğimiz şeyler, sahip olamadıklarımızdır. Hele de iş çocuk sahibi olmaya gelince. Yapılan yeni bir araştırma, eskiden inanılanın aksine, doğurganlığın 35 yaşından itibaren değil, 27 yaşından itibaren azalmaya başladığını gösteriyor. Bu da, çocuk sahibi olmak için doğru yaşın ne olduğu konusunda yeni tartışmalar ortaya çıkarıyor. Buna karşılık modern kadın, çocuktan önce kariyerini düşündüğünden, doğurganlığı uzatmanın yolları aranıyor.

İstatistikler, hamile kalmakta zorlanan her 6 kadından birinin probleminin, Fallop tüplerinin tıkanıklığı gibi tıbbi nedenlerden ziyade, açıklanamayan bir kısırlıktan ileri geldiğini gösteriyor. Ancak Surrey Üniversitesi’nce yapılan yeni bir araştırmada, bu açıklanamayan kısırlığın, aslında o kadar açıklanamaz olmadığı ortaya çıktı. Buna göre, çiftler hayat tarzlarını ve beslenme şekillerini değiştirip, vitamin ve mineral takviyesi yaparak hamile kalma olasılıklarını yüzde 80 artırabiliyorlar.

Hamile kalmak istiyorsanız ve bunu engelleyen tıbbi bir sebep yoksa, belki siz de hayatınızda birtakım değişiklikler yapma yoluna gitmelisiniz.

İşte bir kaç öneri:

Bir beslenme uzmanına görünün

Bir tahlil yaptırıp beslenme uzmanına görünmenizde fayda var. Beslenme uzmanı, sizde hangi vitamin ve minerallerin eksik olduğunu saptayabilir ve size uygun bir beslenme programı hazırlayarak, eksikliğini çektiğiniz bu maddeleri içeren besinleri, diyetinize ekleyebilir. Böylece yaklaşık 4 aylık bir sürede, eski dengenize kavuşabilirsiniz.

Vitamin ve mineral takviyesi yapın

Besinler bir zamanlar daha besleyiciydi. Bugünse, katkı maddelerinden ve diğer sebeplerden dolayı besinler eskisi kadar besleyici değil. Bu nedenle de dengeli beslenmenin yanı sıra, vitamin ve minerallerle de kendinizi takviye etmeniz gerekiyor.

Eğer size özel hazırlanmış bir beslenme programı edinme şansınız yoksa, uzmanların tavsiyesine uyarak, günlük 1000 mg keten tohumu ya da yağı, 1000 mg C vitamini, çinko ya da hamileler için tasarlanmış bir multivitamin almanızda fayda vardır.

Etiketleri okuyarak zararlı yağları kesin

Vücut yağa da ihtiyaç duyar ve her yağ tipi zararlı değildir. Örneğin somon, sardalye ve uskumru gibi yağlı balıklarda bulunan omega 3 ve omega 6 yağları son derece faydalıdır. Bu yağlar, hem kadın, hem de erkek doğurganlığı üzerinde son derece etkilidir. Çünkü hücre zarındaki akışkanlığı düzenler ve hücrelerin işlevselliğini sağlar.

Buna karşılık hidrojenli ve kısmi hidrojenli yağlar (margarinlerde bulunur) ile et ve süt ürünlerinde bulunan doymuş yağlardan uzak durmanız gerekiyor. Çünkü bunlar, gerekli yağların vücut tarafından emilimini engelliyor.

Kilo doğurganlıkla ilgili bir konudur

İş doğurganlığa gelince, çok zayıf olmak da, çok şişman olmak kadar kötüdür. Her iki durum da hamile kalma yetinizi azaltır.

Yapmanız gereken şey; sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak ve vücut kütle endeksinizi 20 ila 25 arasında tutmaktır. Egzersiz için, aerobik egzersizlerle beraber yapılacak hafif ağırlık çalışmaları tavsiye edilir.

Sigarayı azaltın

Sigara içmek, zehirli bir metal olan kadmiyumdan yüksek seviyelerde üretilmesine sebep olur. Bu da vücuttaki çinkoyu yok eder. Araştırmalar, sigaranın kadınlarda erken menopoza, erkeklerde ise düşük sperm sayısına sebep olduğunu gösteriyor.

Alkol ve kafeini azaltın

Araştırmalar, ne kadar çok içerseniz, hamile kalma ihtimaliniz de o denli azaldığını gösteriyor. Aynı şey kafein için de geçerli. Günde tek bir kahve içmek bile, doğurganlığı azaltıyor.

Tatil yapın

Pek çok kadın tatilde hamile kalır. Neden mi? Çünkü tatil, gevşemeyi sağlar. Stres, doğurganlığın düşmanıdır ve stresten uzak kalmanızı sağlayan her şeyi yapmakta fayda var. Refleksoloji, homeopati, akupunktur ve yoga gibi alternatif terapiler, duygusal açıdan rahatlamanızı sağlayabilir.

Sabırlı olun

Beslenme ve hayat tarzınızda değişiklik yaptıktan sonra, bunların etkisini gösterebilmesi için en az 4 ay süreye ihtiyacınız var. Bu nedenle sabırlı olun ve acele etmeyin.

Daha iyi seks

Tabii tüm bu değişikliklere odaklanırken, işin en önemli kısmını da unutmayın. Spermler futbolcular gibidir. Onlara dinlenmek için yeterince zaman tanımazsanız, yedek kulübesine göndermek zorunda kalırsınız.

Ne yiyorsanız, o’sunuz

Kadının doğurganlığı için en önemli mineral çinkodur ama çoğu kadında da, olması gerekenden daha az bulunur. Bunun nedeni günümüzde besinlerin çok fazla işlem görmesidir. Örneğin buğdayda çinko bulunmasına rağmen, bunun yüzde 80′i ekmek yapımı sırasında kaybolur.

Çinko açısından zengin besinler arasında mango, kabak çekirdeği ve balık bulunur. Afrodizyak etkileriyle tanınan istiridye zengin bir çinko kaynağıdır.